"Kaleme ve yazdıklarına and
olsun." And olsun ki o, doğruyu yazar. Zamanı sorgular, olaylar üzerinde
düşünür. Devrin haysiyetini muhafaza eder, hassasiyetini korur. Doğrudur, doğrudan
yanadır. O her zaman doğruyu yazar. Böyle olmayan kaleme yazıklar olsun, veyl
olsun, kırılsın o kalem, kurusun onu tutan eller.
Zalimin
zulmünü ifşa eden kaleme ve onu tutan faziletli ele selam olsun. Sükût
hikmettir, sükût ahlaki fiillerin efendisidir. Ancak; "Haksızlık
karşısında susan dilsiz şeytandır." Haksızlık karşısında susmayan dile,
eğilmeyen başa, yan çizmeyen kaleme selam olsun...
Kalem
doğruyu yazmalı, kalemi tutan el sağlam olmalı, doğru olmalı. Kalem boyun
eğmemeli haksızlığa. Kalem demagojiden uzak durmalı, uzak kalmalı. Kalem sadık
olmalı. Ona yön veren lisan sadık olmalı. Lisanını sadık kılan, kalbini selim
kılar. Kalbini selim kılan iflah olur. Selim ve salim olan, lisanın sıdkını
belgeleyen, O'nu hatırlatan kaleme selam olsun.
Kalem vardır yanlışları yazar. Onu tutan el
ne kötü eldir, ne kötü kalemdir o kalem. Şairin diliyle;
“Kalem
olsun eli ol katib-i bed tahririn
Ki
fesadı rakamı sûrumuzu şûr eyler.
Gah
bir harf sukutuyla kılar nadiri nar
Gah
bir nokta kusuruyla gözü kör eyler.
Yanlışları bile bile doğru gibi gösteren,
insanları aldatmayı meslek edinen kaleme yazıklar olsun. Düdük gibi herkesin
istediği havadan çalmaya alışmış olan kalem olmaz olsun. “Parayı veren düdüğü
çalar.” Misali yalpalayan kaleme ve onu tutan ele yazıklar olsun. Yazarın
elinde keskin kılıç gibi duran kalem ne iyi kalemdir. O kalem ki iki tarafı
keskin kılıç. Gerektiğinde yazar aleyhinde de yazmasını bilmeli kalem. Kalem
doğrudan ayrılacaksa yazmamayı yeğlemelidir. Gerektiğinde susmasını bilmelidir
kalem. Bazen susmak en iyi cevaptır kalem için.
Kalem
yazdıkça daha aşağıya çeker kendini. İlmin önünde tevazu gösterir. Çünkü kalem
sihirbaz sopası değil, kendisine yemin edilendir. Eğilmesini hiç bilmez kalem,
gerektiğinde kırılmasını bilendir kalem… Akifin diliyle.
“Yumuşak
başlı isem kim demiş uysal koyunum
Kesilir
fakat çekmeye gelmez boynum.” diyebilendir ehli kalem.
Üstad Necip Fazılın deyimiyle, ciğerden kan
çekerek yazmalı kalem. Kalem gerçeği yazmada pervasız olmalı. Kalemin bu
özelliğini ketmeden elin sahibinin yazarlık iddiası batıldır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder